Ülkemizin önde gelen gazetecilerinden Nihat Genç, aramızdan ayrılarak hayranlarını derin bir üzüntüye boğdu. Gazetecilik kariyeri boyunca cesur duruşu ve kalemiyle tanınan Genç’in vefatı, hem medyada hem de toplumsal alanda geniş yankılar buldu. 2023 yılı itibarıyla 61 yaşında hayata veda eden Nihat Genç, Türk basınına kazandırdığı eserler ve muhalif görüşleriyle tanınan bir sima olarak hafızalarda yer edindi. Bu kayıp, onun düşünce dünyasındaki etkisini gösteriyor.
Nihat Genç, 1962 yılında İstanbul'da dünyaya geldi. Eğitimine İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi'nde başlayan Genç, gazetecilik kariyerine 1980'li yıllarda başladı. Özellikle 1990’lı yıllarda yazdığı köşe yazıları ve dergilerdeki makaleleri ile dikkat çekti. Kendi üslubunu ve özgün bakış açısını her zaman ön planda tutarak, okurlarına gerçekleri aktarmayı hedefledi. Genç, kaleme aldığı eserlerinde toplumsal sorunlara, siyasete ve insan haklarına dair eleştirel bir bakış açısı geliştirdi. Şiir, roman ve deneme türlerinde de eserler veren Nihat Genç, medya dünyasında kendine has bir yer edindi.
Genç, yazılarıyla sadece Türkiye’nin değil, dünyanın farklı coğrafyalarında da kitlelere ulaşmayı başaran bir kalemdi. Türkiye’nin sadece siyaseti değil, kültürel yapısını da eleştiren Nihat Genç, genç nesilleri düşünmeye ve sorgulamaya teşvik eden yazılar yazdı. Birçok gazetecilik ödülünü de elde eden Genç, çalışmalarıyla birçok araştırmacıya ilham kaynağı oldu. Onun kaleminden çıkan her eser, dönemin sosyal dinamiklerini anlamak için bir anahtar görevi gördü. Nihat Genç’in vefatı, her ne kadar bir bireyin kaybı olsa da, düşüncelerinin ve kaleminin mirası ile Türk medyasını derin şekilde etkiledi. Medya camiasında onun gibi cesur ve öngörülü gazetecilerin sayısının azaldığı bilinirken, Nihat Genç’in kaybı, yalnızca bir gazetecinin kaybı değil, aynı zamanda düşünce dünyasının da önemli bir parçasının kaybı olarak görülüyor.
Bugün her kesimden insan, onun düşüncelerine, yazılarına, eleştirilerine ve cesaretine olan özlemini dile getiriyor. O, her zaman kalemini bir silah gibi kullandı ve gerçeği yazmaktan çekinmedi. Nihat Genç’in ölüm haberinin ardından sosyal medya platformlarında açılan başsağlığı kampanyaları, onun ne derece önemli bir figür olduğunun bir başka göstergesi oldu. Herkes, kendisini bir dost, bir yol gösterici olarak gördüğünü ifade ediyor.
Nihat Genç'in anısını yaşatmak ve onun düşüncelerini daha fazla insana ulaştırmak için yapılan etkinlikler ve anma programları da hayata geçirilmeye başlandı. Medya alanında aydın bir görüşün temsilcisi olarak bilinmiş olması, onun adına düzenlenecek etkinliklerin önemini artırıyor. Bu vesileyle, onun hatırası ve mirası daima yaşayacak.
Sonuç olarak, Nihat Genç'in vefatı sadece bir gazetecinin takvimden silinmesi değil, düşüncelerinin, cesaretinin ve kaleminin de tarihten silinmesi demektir. Hayatı boyunca insanlara faydalı olmayı amaçlayan Genç, Türk toplumu ve medyası için tarifsiz bir boşluk bıraktı. Onun bıraktığı mirası yaşatmak, gelecek nesillere aktarmak ve özgür düşüncenin savunucusu olmak herkesin ortak sorumluluğudur. Bu anlamda, Nihat Genç asla unutulmayacak bir isim olarak yaşamlardaki yerini almıştır.